Sevgili dostlar, hepinizin bayramını sağlık ve huzur dileklerimle kutluyorum. Bu yazıyı, geçtiğimiz günlerde yaşadığım bir trafik kazası üzerinden, bağımsız hareketin ve erişilebilir teknolojilerin yaşamsal önemini paylaşmak için kaleme alıyorum.
18 Mayıs: Hayatla Sınandığım An
18 Mayıs tarihinde, eşimle birlikte çıktığımız bir yolculuk sırasında bir aracın sol şeritten hızla çarpması sonucu ciddi bir kaza geçirdik. Çarpmanın etkisiyle eşim birkaç dakika bilincini kaybetti. Ben de olayın şokunu yaşarken, refleksif olarak edindiğim bağımsız hareket becerilerim ve erişilebilir teknolojilere olan hakimiyetim ile sürece müdahale edebildim.
Kontrolü Sağlamak: Bağımsız Hareketin Gücü
O an panik yerine, içgüdüsel olarak kontrollü kalabilmemi sağlayan şey, baston kullanımına olan hakimiyetim ve teknolojik araçlara olan güvenimdi.
Akıllı bastonumun sesli engel algılama özellikleri sayesinde yolun durumunu anlamaya çalıştım. Araçların konumuna göre yerimi ayarlayarak güvenli şekilde yardım istemeye başladım. Titreşim ve sesli uyarılar, çevremi algılamamda bana yön verdi.
Bu esnada, WeWALK Navigasyon uygulaması ve Google Haritalar üzerinden bulunduğumuz konumu belirleyip, ekran okuyucu destekli telefon arayüzü sayesinde yakınlarımıza haber verdim. Eğitimlerle kazandığım baston becerileri ve bilişim araçlarını bağımsız kullanabilme pratiği bu süreçte en büyük güvencem oldu.
Destekleyici Teknolojiler, Destekleyici Güçler
Hastaneye ulaştığımızda eşimin durumu ciddi değildi. Ancak, bina içinde bağımsız hareket edebilmek, personelle iletişim kurmak ve yön bulmak konusunda yine erişilebilirlik teknolojileri en büyük yardımcım oldu.
Bu Paylaşım Neden Önemli?
Bu yaşanmışlık, bana bir kez daha şunu gösterdi:
- Bağımsız hareket, yalnızca bir yerden bir yere gitmek değil, kriz anlarında da çevrenize destek olabilmek için hayati önemdedir.
- Erişilebilir teknolojiler, yalnızca konfor sunmaz; aynı zamanda çözüm üretme ve inisiyatif alma gücü sağlar.
Son Söz
Kimse böyle bir durum yaşamamalı. Ancak başımıza geldiğinde hazırlıklı olmak; bastonumuzu, ekran okuyucumuzu ve dijital araçlarımızı nasıl kullanacağımızı bilmek, gerçek anlamda fark yaratıyor.
Unutmayalım:
Bağımsız hareket bir hak değil, yaşam becerisidir.
Erişilebilirlik ise yalnızca teknolojiyle değil, özgürlükle ilgilidir.
